Kadim bir tarihi geçmişi ve kültürel çeşitliliği olan ülkemiz, zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Ülkemize değer katan bu mirasın en önemli alanlarından biri de kütüphanelerimizde bulunan ve yazılı/basılı bilgi kaynaklarından oluşan kültürel mirasımızdır. Koleksiyonlarında Osmanlı dönemi başta olmak üzere birçok tarihi olay ve dönemle ilgili eser bulunduran kütüphanelerimiz, bu mirasın korunması ve geleceğe aktarılması konusunda önemli bir görevi yerine getirmektedirler.
Kütüphanelerin geleneksel işlevleri arasında kabul edilen yazılı/basılı her türden bilgi kaynaklarının toplanması, düzenlenmesi ve kullanıcı erişimine sunulması gibi hizmetler, geçtiğimiz yüzyılın ortalarına kadar köklü değişikliklere uğramadan devam etmiştir. Son 50 yıllık dönemde yaşanan bilgi iletişim teknolojilerindeki baş döndürücü gelişmeler hayatımızın her alanı gibi kütüphaneciliği de etkisi altına almıştır. 1950’li yıllardan sonra özellikle Batı’da teknolojik ürünlerin kütüphanelerde kullanılmaya başlamasıyla birlikte temel kütüphane hizmetlerinde de- ğişiklikler yaşanmaya başlanmıştır.
NADİR ESERLERE YAYGIN ULAŞIMIN YOLU: SAYISALLŞATIRMA PROJELERİ
Kütüphanelerde yaşanan bu değişimlerden biri de kütüphane koleksiyonları arasında yer alan ve kültürel miras olarak nitelediğimiz yayınların korunması ve hizmete sunulması aşamalarında kendini göstermiştir. Kitap ve kütüphane literatüründe nadir eser olarak anılan bu yayınlar, tarihsel geçmişi, dili, sorumlusu, kâğıdının yapısı, cildi, süslemesi gibi özellikleri nedeniyle kütüphanelerdeki diğer eserlerden farklı olarak saklanma ve yararlandırma kriterlerine sahiptirler. Ağırlıklı olarak yerli ve yabancı akademisyen ve araştırmacılar tarafından kullanılan bu eserler, yoğun ilgi nedeniyle kullanım kaynaklı yıpranmalara maruz kalmakta, bu şekilde zarar görmüş eserlere tekrar erişim sağlamak oldukça sıkıntılı süreçlere dönüşmektedir.
Kütüphaneler bu tür sıkıntılı süreçleri ortadan kaldırmak için sayısallaştırma teknolojilerine yatırım yapmaya başlamıştır. Ülkemizde özellikle 90’lı yılların sonunda tercih edilmeye başlanan sayısallaştırma yöntemi ile pek çok kütüphane teknik altyapı ve donanım olarak hazırlıklarını tamamlayarak koleksiyonlarında bulunan ve telif hakkı sorunu olmayan nadir eserleri sayısallaştırma yoluna gitmektedir. Literatürde en basit tanımıyla “yazının, görüntünün ve sesin sayılarla ifade edilmesi” diye bilinen sayısallaştırma için bir başka tanım da “yazılı, basılı, görsel, işitsel bilgi kaynaklarının sayısal tarayıcılar, fotoğraf makinaları, bilgisayarlar yardımıyla ve belli standartlar takip edilerek sayısal formlara dönüştürülmesi işlemidir” diyebiliriz.
Kütüphanelerde yapılan sayısallaştırma işlemi ile yayınların asıllarının korunması, bilginin çoklu ve hızlı erişim ile yaygınlaştırılması, zaman, mekân ve para tasarrufu sağlanması mümkün olabilmektedir.
İBB ATATÜRK KİTAPLIĞI SAYISALLAŞTIRMADA ÖNCÜ
Ülkemizde ilk örnekleri 1990’lı yılların sonunda ortaya çıkmış olan sayısallaştırma çalışmaları kuşkusuz iyi niyetli mesleki çabalarla başlatılmış ancak belli bir işbirliği ve standarttan uzak çalışmalardır. Bugün ülkemizde belli bir farkındalık seviyesi ve iş tecrübesine sahip olan, hem ulusal hem de uluslararası anlamda başarılı çalışmalara imza atmış kütüphaneler, arşivler ve bilgi merkezleri bulunmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü Atatürk Kitaplığı da bu kütüphanelerden biri olarak koleksiyonlarında bulunan nadir eser konumundaki eserleri sayısal ortama aktararak ücretsiz olarak tüm dünyadan araştırmacıların kullanımına sunmaktadır. Kurum 1998’de başlattığı sayısallaştırma çalışmaları ile bu konuda öncü olmuş ve kullanıcı talepleri doğrultusunda belirlenen yazmaları sayısal ortama aktarmaya başlamıştı. Yayınların fizikî durumları yüksek hassasiyet gerektirdiği için belirli sayıda ve günün teknolojik imkanları dâhilinde yürütülen bu çalışma ile küçük bir koleksiyon sayısal ortama aktarılmıştı. 80 gb’lık bir depolama alanı üzerinde saklanan ve siyah beyaz düşük çözünürlüklü jpeg formatta hazırlanan bu eserler kullanıcılara kütüphane içinde kurulan intranet yardımıyla sunulmaktaydı. Benzer bir çalışma ile en çok talep edilen süreli yayınların bir kısmı da sayısal ortama aktarılarak yayınların kullanım kaynaklı yıpranmasını önleme ve koruma amacı hedeflenmişti.
YüZLERCE DERGİ, BİNLERCE KİTAP, MİLYONLARCA SAYFA
Atatürk Kitaplığı Sayısal Arşiv biriminin kurulması ile birlikte 2012 yılında sayısallaştırma alanında yeni bir atılım yapıldı. Kurum geçmiş tecrübesi ve yetişmiş uzman personelini avantaja dönüştürerek hazırlamış olduğu bir proje ile kütüphane koleksiyonlarında bulunan “Arap harfli matbu kitapları” sayısal ortama aktarmak için çalışmalara başladı. Projenin İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından desteğe hak kazanması ile 40.000 kitaptan oluşan önemli bir nadir eser koleksiyonu 4 milyon görüntülük sayısal arşive dönüştü. Bu proje içinde İbni Sina’nın 1593 tarihli el-Kanun fi’t-Tıb kitabı ile Nasırüddin et-Tusi’nin 1594 tarihinde Roma’da basılmış olan eseri Kitab Tahrir Usul li Oklides adlı eseri sayısallaştırıldı. Bunların yanı sıra Abdullah Cevdet, Ahmet Mithat, Ali Suat, Fuat Köprülü, Hasan Ali Yücel, Mehmed Akif Ersoy, Osman Nuri Ergin, Ruşen Eşref, Fatma Aliye Hanım ve Fahrettin Kerim Gökay gibi Osmanlı basın ve yazın hayatının önemli simalarının eserleri de sayısal ortama aktarılmış oldu. Proje Şubat 2014’te başarı ile tamamlanarak kullanıcıların hizmetine açıldı.
YÜZ YILLIK BİR GAZETE TEK TIKLA BİLGİSAYARINIZDA
İstanbul Kalkınma Ajansı desteği ile Haziran 2015’te başlayan ikinci projenin konusu ise yine İBB Atatürk Kitaplığı’nda bulunan ve 1828 ile 1928 yılları arasında Osmanlı’da yayımlanan gazete&dergi koleksiyonlarının sayısallaştırılması idi. 759 farklı dergi ile 509 farklı gazeteden oluşan, toplamda 150 bin sayılık Osmanlıca süreli yayın koleksiyonu altyapı çalışmalarının ardından Ocak 2016’da sayısal ortama aktarılmaya başlandı. Toplamda 1.5 milyon sayfadan oluşan “Tarihi Osmanlı Basın Arşivi” Haziran 2016’da sayısal ortamda erişime hazır hale getirilerek 7/24 online hizmete açıldı. Proje ile Osmanlı’da yayımlanan İkdam, Tanin Takvim-i Vekayi, Ceride-i Havadis Alemdar, Halimiyet-i Milliye, Tasvir-i Efkar, Tercüman-ı Hakikat gibi gazeteler, Şehbal, Servet-i Fünun, Kadınlara Mahsus Gazete, Diyojen, Karagöz, Akbaba, Sırat-ı Müstakim gibi en eski tarihlisi yaklaşık 200 yıl öncesine giden önemli bir basın koleksiyonu ilim ve araştırma dünyasının hizmetine sunulmuş oldu. Bu projeler dışında 1929-1940 dönemine ait, Hergün, Ulus, Son Saat, Sabah, Akşam, Kurun, Vakit gibi bazı gazetelerin de sayısallaştırma işlemleri tamamlanarak arşive dâhil edildi.
HARİTALAR, KARTPOSTALLAR, ŞAHIS EVRAKLARI…
Atatürk Kitaplığı, sayısallaştırma projeleri dışında kurum içi çalışmalarla sayısal arşivini zenginleştirmeye devam etmektedir. Bu çalışmalar kapsamında Osmanlı dönemine ait 10.000 dolayında harita 16.000 kartpostal, 18.500 civarında evrak (Pertevniyal Valide Sultan Evrakı, Fatma Aliye Evrakı, Muallim Cevdet Evrakı) 4.000 Yazma 4.000 Latin harfli nadir kitap taranarak sayısal ortama aktarılmıştır. Bütün bu çalışmaların ürünü olan 6 milyondan fazla görüntüyü bünyesinde bulunduran Atatürk Kitaplığı Sayısal Arşivi’ne kütüphanenin web sayfası üzerinden 7/24 ücretsiz erişim mümkündür. Proje iki yıl sonunda 1.000.000 yayın indirme sayısına erişmiş olup yerli ve yabancı araştırmacı, akademisyen ve öğrencilere hizmet vermeye devam etmektedir. İBB Atatürk Kitaplığı yoğun tempoda devam ettirdiği sayısallaştırma çalışmalarının yanı sıra nadir eser koleksiyonlarını zenginleştirmek için de büyük bir gayret göstermektedir. Osmanlı ve Cumhuriyet döneminin önemli simalarının kişisel arşivleri satın alma ve bağışlarla kütüphane bünyesine kazandırılmakta ve bu eserler uzman kütüphanecilerin yaptığı bir takım teknik işlemlerden sonra sayısallaştırılmak üzere ilgili bölüme gönderilmektedir. Tarih, edebiyat, siyaset, sanat gibi sosyal ve kültürel geçmişimizin şahidi onlarca entelektüelin birikimi olan bu değerli hazine içinde Abdülhamid Han’ın tapu kayıtlarının bulunduğu evraklar, Ruşen Eşref Ünaydın, A. Süheyl Ünver, Turgut Şevket Paşa, Laika Karabey, Muhsin Ertuğrul, İbnül Emin Mahmut Kemal, Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Fikri Ahmet Tüzer, İzzet Günay, Ali Fuat Cebesoy, Mimar Kemalettin, Yassı ada ve 6-7 Eylül olayları gibi önemli şahıs ve olaylara ait çok sayıda belge bulunmaktadır. Çalışması süren yeni projeler ile bu koleksiyonların da sayısal ortama aktarılması, Atatürk Kitaplığı’na olduğu gibi ülkemiz ilim ve kültür hayatına da büyük bir zenginlik katacaktır. Sayısallaştırma çalışmalarının hem kütüphane yönetimleri hem de kullanıcılar için oldukça cazip görünen tarafları olmakla beraber, günümüzde hala pahalı bir yatırım olma durumunu sürdürmektedir. Yine de gelişen teknoloji ve tarama ekipmanlarında artan kalite ve çeşitlilik ile tecrübeli insan kaynağındaki artış bu konuda çalışma yapacak olan biz kütüphanecilerin geleceğe ait umutlarını canlı tutmaktadır. Bu tür çalışma ve projelerin beklenen kalite ve etkiyi gösterebilmesi için şüphesiz en önemli noktalardan biri de kurumlararası işbirliği ve sürdürülebilir ortaklıklar kurmanın gerekliliğidir.
Sayısal Arşiv için:
http://ataturkkitapligi.ibb.gov.tr/ataturkkitapligi/index.php
Selçuk Aydın
Sayı 156 / Güz 2016